Normal şartlar altında yani büyümenin, istihdamın, enflasyonun vs. istikrarlı büyüdüğü dünya ekonomisinde volatilite yüksek olmayacağından dolayı yerin altındakilerin (altın, petrol vb.) düzenli değer artışı normal karşılanırken yerin üstündekilerde (borsa, dolar) volatilitenin düşük kalmasından dolayı fiyatların sıkışması normaldir.
Aşağıdaki grafikte son 5 yıldaki ayrışma net olarak yer altındakilerin baskı altında kaldığını ve yer üstündekilerin aşırı fiyatlandığını göstermektedir. 2008 yılında yaşanan likidite krizinden sonra dünya ekonomisinin reel üretim ile değil de merkez bankalarının paket açıklamak suretiyle varlık balonları oluşturması bu fiyatlamalara neden olmuştur. Brent petrol Kasım ayı sonu itibariyle 90 USD üzerinde kapanış yapamazsa 2020 covid salgını sürecinde gördüğü dipten başlattığı yükselen trendini kıracağından dolayı riskli varlıklardan kaçış hızlanır ve dolar mı altın mı güvenilir liman soruları sorulmaya başlanır.
Brent petrol trend desteğini kırarsa Dow Jones öncülüğünde borsalarda sert satışlar yaşanmasına neden olur. Önümüzdeki 2 ay boyunca baz etkisinden dolayı enflasyonun düşeceğini de hesaba katarsak Bist 100 endeksinde enflasyona dayalı fiyatlamalardan kaynaklanan ralli sona erer.
ABD ‘de resesyon yaşanması durumunda güvenli liman olarak altına yöneliş beklenirken ülkemizde dolar güvenli liman olarak görülmektedir. Bu öngörüler gerçekleşirse gram altın fiyatında 1200 TL ve 1350 TL seviyelerine yükseliş görülmesi normal karşılanabilir. Ancak 2008 yılında olduğu gibi bir likidite kriziyle karşılaşırsak tüm fiyatlamalarda yeni seviyeler gündeme gelecektir.
Kısaca Brent petroldeki fiyatlamalar dünya ekonomisinin yönünü belirlemeye devam edecektir.
“Piyasalar beklentileri satın alır, gerçekleri satar.”